Pırlanta nedir sorusu, özellikle bu takıyı ve değerini öğrenmek isteyenlerin sıklıkla dile getirdiği bir konudur. Pırlanta, elmasın özel kesim biçimidir.

Elmas, karbonlardan oluşan doğal bir mineraldir. Elmastaki her karbon atomu diğer dört karbon atomuyla çevrili olup kovalent bağlarla en güçlü kimyasal bağ türüdür- bağlıdır. Genellikle mavi, yeşil, siyah, yarı saydam beyaz, pembe, mor, turuncu ve kırmızı renklerden oluşmuştur. Oluşum süresi 1 milyar ile 3,5 milyar yıl arasıdır.

Peki pırlanta takı nedir? Pırlanta, antik çağlardan beri süs eşyası olarak kullanılmış, sertliği ve yüksek ışık dağılımı -pırlantaya karakteristik "ateşini"- verir. Endüstride ve mücevher yapımında kullanılır. Genelde vücuda veya elbiselere takılan; kolye, küpe, yüzük ve bileklik olarak kullanılan mücevherattır.

Pırlanta Takının Tarihçesi

Elmas yani pırlanta tam olarak ne zaman keşfedildi ve mücevher olarak ilk ne zaman kullanılmaya başlandı?

Elmaslar dünyanın her yerinde bulunur, ancak 100 yıldan fazla bir süre önce yalnızca Hindistan’da bulunuyordu. MÖ 327 yılında Makedonya Kralı Büyük İskender tarafından Avrupa’ya getirildi. O zamanlar güzellikleri veya dayanıklılıkları için değil, ışığı kırma yetenekleri nedeniyle değer veriliyordu. Bu onları tılsımlar ve süslemeler için ideal hale getirdi.

Pırlantanın mücevheratta kullanılmasının ilk örneği, MS 1074'te bir Macar kraliçesinin tacında görüşmektedir. 1866'da ilk elmas madenleri, renkli taşlar bulan bir nehirde oynayan bir çocuk tarafından Güney Afrika'da keşfedildi. MÖ 2.bin yıl öncesine kadar süs boncuklarının delinmesinde kullanılmıştır.

Doğuştan gelen kendini süsleme arzusundan dolayı mücevherler tarih boyunca var olmuştur. Moda, yeni teknolojik gelişmeler, sosyal görgü kuralları, değerli taşların mevcudiyeti, hepsi farklı zaman dilimleri boyunca mücevher stillerini etkiledi. Pırlanta takılar genellikle gece için tercih edilen değerli taşlardandır. Karat pırlanta ağırlık ölçü birimidir. Pırlantanın modern yaygın ölçüde kullanılması, Güney Afrika'daki ilk büyük ölçekli elmas madenlerini kuran De Beers Consolidated Mines tarafından yaratıldı.

Nişan sürecinin önemli bir parçası ve imrenilen bir statü sembolü haline getirildi. 15. yüzyılın sonlarında mücevherleri cilalamak ve şekillendirmek için yeni bir teknik kullanılmaya başlandı. Doğru şekilde elmas kesme tekniği, elmasın mücevher dünyasındaki yerini hızla geliştirmeye başladı. 1477'de ilk kez bir nişan yüzüğü olarak bir elmas yüzük verildi. Burgundy Meryem elmas parçasını Avusturya Arşidükü Maximilian'dan aldı ve böylece bir elmas yüzük ile evlenme teklif eden bir adam geleneğini başlattı. Pırlanta 1900 yıllarda İngiltere’de narin danteller üzerine uygulamaya başlandı. Beyaz dantelin üstündeki beyaz görünüm ruhani olduğu kadar kadınsılığı ve zarif görünümü de temsil etmiştir. Zamanın şık kadınları kolsuz elbiseleri tercih edip çıplak kolların süslenmesinde pırlanta bileklikler uzun beyaz eldivenler üzerine takılıyor, kısa kesimli saç modelleriyle pırlanta küpe ve kolyeleriyle mükemmel görünüme kavuşuyorlardı.

1520’de goncaya benzeyen, Gül Kesim (Rose Cut) Pırlanta kesimi keşfedildi.

Vincent Peruzzi adlı Venedikli bir cilacı tarafından 1681’de, şimdi "Peruzzi Cut" elması olarak bilinen kesim şeklini geliştirdi.

Marcel Tolkowsky tarafından 1919 yılında brillant kesimi keşfedildi.

Pırlanta takı, Prenses, Yastık, Aşer, Parlak, Zümrüt, Yuvarlak, Oval, Markiz, Armut, Yarım Ay, Üçgen, Düz Trilyon, Kavisli Trilyon, Buzağı ve Kalp kesimi de dahil olmak üzere birkaç çeşidi bulunmaktadır. Pırlanta alyans, kullanıma göre tam tur, üçtaş, beştaş ve yedi taş olarak veya tek olarak da kullanılabilir. Pırlantalar günümüzde esas olarak güzellikleri ve prestij’i nedeni ile tercih edilmektedir. Pırlanta sonsuzluğu temsil eder ve artık koruma veya iyileştirme kabiliyetine sahip olarak görülmese de sağlamlıkları, mücevher için ideal bir taş olmasına katkıda bulunduğu kadar alıcılarına da bir sadakat mesajı iletir. Pırlanta, nisan ayının doğum taşı ve evliliğin 10. ve 60. yıllarının yıl dönümü taşıdır.

Günlük hayatımızda mücevher denilince pırlanta takı ilk akla gelendir. Filmlerde, etkinliklerde, vitrinlerde, sevdiklerimizi süsleyen bir vurgu, bir özelliktir. Uzun yıllardır pırlanta takı, güzel mücevher kreasyonlarına dönüşme kabiliyetleri nedeniyle birçok kişinin hayatını aydınlatmasıyla biliniyor. Eşsiz bir nişan yüzüğünden muhteşem bir çift küpeye kadar, değerli taşın güzelliğinin hiçbir sınırı yoktur. Pırlanta damla küpeler ve ayrıntılı kolyeler gibi daha büyük parçalar göz alıcı, büyük etkinlikler için mükemmeldir ve bu takı kullanıldığında sadeliğin tercih edilmesi gerekiyor. Pırlanta takı, gücü ve benzersiz özellikleri nedeniyle, sevgi ve bağlılığı temsil etmiştir. Kıyafetinizi geliştirmenin veya sizi şık ve şık göstermenin yanı sıra, pırlanta takılar çok sayıda sağlık ve sosyal faydasıyla ünlüdür. Pırlanta sizi daha iyi göstermekle kalmaz, yüzükler ve kolyeler sağlık açısından birçok fayda sağlar. Pırlanta takı takarsanız, böbrek, üreme sistemleri, idrar yolları, şeker hastalığı, çene, yanaklar, boğaz ve cilt ile ilgili unsurları iyileştirebilir. Size güven, üstünlük ve güç duygusu verecektir. Ayrıca, asla modası geçmeyeceği için, her zaman ihtişamınızı ve şıklığınızı artırabilir.

Pırlanta takı, onu kullanan kişinin kendine olan güvenini yerine getirerek coşkuya neden olur ve onun zorluklarla cesurca başa çıkmasını sağlar. Öyleyse, yanınızda bir ekstra güç olduğunu bilerek,  pırlanta takılarınızı gururla takın.